You are here
“Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi. Düşük ücretler, eksik yatan sigorta primleri, ağır çalışma koşulları, mobbing gibi yakıcı sorunlarını dile getiren öğretmenler; insanca çalışma koşulları, adalet ve eşit haklar talep etti. Milli Eğitim Bakanlığına sorumluluk alma, çalışanların haklarını koruma ve sektördeki sorunlara çözüm üretme çağrısı yaptı.
“Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde! Taban Maaş Gelmeden Bütçe Hesabı Tutmaz!” yazılı pankart açılan eylemde konuşan Havva Zenginer, özel gereksinimli bireylerle çalışmanın yoğun dikkat ve duygusal emek gerektirdiğini, bu koşullarda haftada 40 saat çalışmanın rehabilitasyon çalışanlarını fiziksel ve zihinsel olarak tükettiğini, emeklerinin karşılığının ise verilmediğini belirtti. Zenginer zaten çok az olan 2 haftalık izin haklarının da birçok kurumda keyfi olarak kullandırılmadığını, sigorta primlerinin eksik yatırılarak emeklilik haklarının gasp edildiğini, sıklıkla yaşanan mobbinge karşı geldiklerinde ise işten atılmakla tehdit edildiklerini dile getirdi.
Zenginer, sektörde yaşanan sorunların çözümüne dair şunları söyledi: “Öncelikle, Bakanlığın denetim mekanizmalarını güçlendirmesi ve çalışan haklarının korunmasını güvence altına alması elzemdir. Rehabilitasyon merkezlerinin yalnızca ticari işletmeler gibi yönetilmesine izin verilmemeli, bu merkezler kamusal hizmet anlayışıyla düzenlenmelidir. Aynı zamanda sektördeki çalışanların kamu personeli statüsüne geçirilmesi ve kamuda çalışan meslektaşlarımızla eşit haklara sahip olmamız, bu alandaki birçok sorunun çözümünde kilit rol oynayacaktır. Rehabilitasyon sektörü yıllardır yüksek emek sömürüsüne dayalı bir şekilde ayakta durmaktadır. Çalışanların psikolojik ve fiziksel olarak tükenmiş olduğu bu sistemin sürdürebilirliği mümkün değildir. Tükenmiş bir iş gücüyle özel gereksinimli bireylere nitelikli hizmet sunulması imkânsız hale gelmiştir. Eğer devlet, bu sektörü gerçekten desteklemek istiyorsa, çalışanların haklarını teslim etmeli, emeğimizin değerini görmeli ve sermaye odaklı politikalar yerine emek odaklı bir yaklaşım benimsemelidir.”